Kovulmak İsteyenler İçin Yedi Maddelik Pratik Kılavuz
Şimdi başlığa bakıp “Kim ister ki kovulmayı?” diyebilirsiniz. Elbette kimse işinden olmak istemez, ben terfi etmekten ya da maaşına zam almaktan şikâyet eden birisini bugüne kadar duymadım. Ancak eğer aşağıdaki koşulları okuduktan sonra “Tıpkı ben” diyorsanız, işten çıkartılmayı istemiyor olsanız bile belli bir süre içinde bunu bekleyebilirsiniz. Çünkü çevrenize verdiğiniz mesajlar, işyerindeki tutumunuz ve davranışlarınız ile siz aslında “Ben bu işi seviyor ve bu işte ilerlemek istiyorum” demiyor, tam tersine “Ben bu işten nefret ediyorum, mümkünse beni kovun” diyorsunuz. İşverense birikmiş tazminatınızın miktarına göre bazen sizin tavırlarınıza katlanıyor bazense sizin isteğinizi yerine getiriyor. Şimdi kovulmak isteyenler için çok yararlı olacağını düşündüğüm pratik kılavuzumuza geçelim:
1-Hiç Çekinmeden “Bu Benim İşim Değil” Deyin
Tez zamanda kovulmak istiyorsanız kendinize içinde iş tanımınızın olduğu kalın duvarları olan bir çerçeve çizin. Yöneticinizin farklı dönemlerde söylediklerini işinize nasıl geliyorsa ona göre birleştirerek bu çerçeveyi olabildiğince daraltın ve gelen taleplere hep aynı yanıtı verin: “Bu benim işim değil”.
2-“Ne Kadar Ekmek O Kadar Köfte” Sözünü Unutmayın, Unutturmayın
Sadece zam dönemlerinde değil, günlük işlerde bile bu güzel sözümüzü kullanmaktan çekinmeyin. Sizden bir lokma ekmek istendiğinde sözü döndürüp dolaştırıp köfteye getirin. Çevrenizdekiler artık sizden herhangi bir şey istemeye korkar hale geldiklerinde işlem başarıya ulaşmış demektir.
3-“Bıktım Usandım” Kalıbını Dilinizden Düşürmeyin
İşyerinde bol bol oflayıp puflayın. Her telefonu söylenerek açın, kapattıktan sonra arayan kişi hakkında olumsuz görüşlerinizi belirtin. Sinir krizi geçiriyor numarası yapabiliyorsanız deneyin, sahici gibi olmuyorsa “Bıktım usandım” kalıbını dilinize pelesenk edin.
4-Şirketin Kritik Zamanlarını Hastalıklarınızla Süsleyin
Yılbaşı, bilanço, denetim gibi zamanlarda rapor alarak ortalardan kaybolun. Bu tür kritik zamanlar yaklaştığında hastalık belirtilerinizin de ortaya çıkması gerekir. Önemli bir sistem değişikliğine iki hafta kala ağrılarınızdan söz etmeye başlamanız uygun olur. Son hafta ise uyduracağınız hastalığa göre aksıyor gibi yürümeye veya öksürerek nefes almaya başlayabilirsiniz.
5-Asık Bir Surat ve Çatık Kaşlar Arkanızı Yaymanın Anahtarıdır
Suratınız asık olursa insanlar size iş vermeyi bırakın bir şey rica etmeye bile çekinirler. Sinirli olmasanız bile sinirli tavırlar takınıp, kaşlarınızı sürekli çatık vaziyette tutmak işsiz güçsüz oturmanın temelidir. Unutmayın, yerli yersiz gülümseyen insanların masası hep kalabalık olur.
6-Başarısızlıklarınızı Tuhaf Bahanelerle Taçlandırın
Her şeye bir bahane uydurun. Yöneticinizin eleştirisi daha bitmeden eleştiri oklarını savuşturacak bir neden bulun. Zamanında yapılmayan bir iş için “O gün kayınbiraderimin kınası vardı” gibi bir şey söyleyin. Geç kalınca “Karbüratör kelebeğinin ayarı bozulmuş”, erken çıkmanız gerektiğindeyse “Ütümü yıllık bakım için servise götüreceğim” deyin.
7-Doğru Zamanlarda Ortaya Çıkıp Zor Zamanlarda Kaybolun
Ekip halinde elde edilmiş olsa bile tüm başarıları kendi başınıza sahiplenin. Başarı söz konusuysa sürekli kendi yaptıklarınızı öne çıkartıp, diğer çalışma arkadaşlarınızdan hiç söz etmeyin. Başarısızlık durumlarında ise ya ortadan kaybolun ya da suçu başkasına atacak tavırlar sergileyin. Doğrudan olmasa bile dolaylı olarak, hep başkalarını ima eden hatalardan söz açın.
Burak Kaya
Not: Dünyanın neresinde olursanız olun, yetkinliklerinizi artırmak için OffCourse Eğitimlerine kayıt olup, kişisel bilgisayar, tablet veya akıllı telefonunuzdan istediğiniz eğitimi almaya başlayabilirsiniz.